Benzetmeler dilimizdeki yapboz parçaları gibidir; şeyleri canlı bir şekilde anlatmak için karşılaştırırlar. Her yerdeler, konuşmalarımızı ve hikayelerimizi renkli hale getiriyorlar. Benzetmeler ve örneklerini anlamak konuşmayı ve yazmayı daha heyecanlı hale getirebilir.
Benzetme, iki farklı şeyi "gibi" veya "as" kullanarak karşılaştıran bir mecazdır. İlgisiz şeyleri birbirine bağlayarak dinleyicinin zihninde bir resim çizmeye yardımcı olur. Örneğin, “arı kadar meşgul” veya “kükreyen aslan gibi”.
Hikaye anlatımında kullanışlıdırlar, açıklamaları canlı ve ilgi çekici hale getirirler. "Tüy kadar hafif" veya "sudan çıkmış balık gibi" gibi ifadelerin olmadığı sıkıcı bir hikaye hayal edin. Benzetmeler hikayelere hayat verir!
Benzetmeler kullanmak zor değil. Şeylerin nasıl benzer olduğunu veya bir şeyin nasıl diğerine benzediğini düşünün. Örneğin, "Çita kadar hızlı koşuyor" veya "Fare kadar sessiz."
Bu nedenle bir dahaki sefere konuştuğunuzda veya yazdığınızda bir benzetme kullanmayı deneyin. Sözlerinizi ışıltılı hale getirmenin eğlenceli bir yolu!
Benzetmeler ve örnekler hakkında daha fazla bilgi edindikçe okumaya devam edin.
Simil nedir?
Benzetme, bir dilde farklı olan ancak benzer nitelikleri paylaşan iki şeyi karşılaştıran bir ifade türüdür. Bir şeyleri karşılaştırmanın başka bir yolu olan metafora benzer, ancak küçük bir farkla. Benzetmeler karşılaştırma yapmak için 'beğen' veya 'olarak' kelimelerini kullanır. Örneğin “aslan kadar cesur” ya da “fare kadar sessiz” demek benzetmelerdir.
Doğrudan bir karşılaştırmayı ima eden metaforların aksine benzetmeler, karşılaştırmayı oluşturmak için 'beğen' veya 'gibi' gibi sözcükleri açıkça kullanır, bu da karşılaştırmayı izleyici için daha net ve daha doğrudan hale getirir. Benzetmeler edebiyatta, şiirde ve günlük konuşmalarda belirli bir özelliği veya niteliği daha tanıdık bir şeye benzeterek göstermek veya vurgulamak için yaygın olarak kullanılır. Açıklamalara renk ve canlılık katarak onları daha ilişkilendirilebilir ve anlaşılır hale getirirler.
Benzetmeler ve Abartı Örnekleri
Benzetmeler “beğen” veya “as” kullanılarak yapılan karşılaştırmalardır. Çoğu zaman bir noktaya değinmek için abartırlar. Örneğin birisinin "şimşek kadar hızlı koştuğunu" veya "bal kadar tatlı" olduğunu söylemek. Bu karşılaştırmalar nitelikleri canlı bir şekilde vurgulamaktadır.
Şunu hayal edin: "Bir melek gibi şarkı söylüyorsun." Burada mesele gerçek kanatlar ve haleler değil, şarkı söylemenin güzelliğidir.
"Dylan kötü bir trol" ve "Dylan da bir trol kadar kötü" konularına bakalım. İlk cümle doğrudan, Dylan'ın bir trol olduğunu söylemek gibi. Ama ikincisi bir benzetme kullanıyor. Bu, Dylan'ın trollerle niteliklerini, özellikle de kötü niyetliliğini paylaştığını söylemek gibi bir şey.
Figüratif dil, benzetmeler gibi yazmayı daha ilgi çekici hale getirir ve okuyucunun zihninde bir resim çizer. Bir şeyi anlatmakta zorlanırken benzetme kullanmayı deneyin. Kusursuz bir elmas kadar parlak, mükemmel bir karşılaştırma bulmak gibi.
Hikâyelerde benzetmeler karakterleri ve sahneleri daha canlı hale getirir. Birisinin sadece mutlu olduğunu söylemek yerine, onun "istiridye kadar mutlu" olduğunu söylemek daha net bir resim verir. Benzetmeler yazmaya renk katar, lezzet ve derinlik katar. Lezzetli bir yemeğin gizli sosu gibiler!
Günlük konuşmada insanlar farkına bile varmadan benzetmeler kullanırlar. "Ayı gibi açım" demek onların gerçekten ayı oldukları anlamına gelmez, sadece çok aç oldukları anlamına gelir. Duyguları veya deneyimleri ifade etmenin eğlenceli bir yolu.
Bu nedenle bir dahaki sefere yazılarınıza hayat vermek istediğinizde benzetmeler düşünün. Sade kelimeleri renkli bir dünyaya dönüştüren büyüler gibidirler.
Ayrıca Oku: 10 Eğitim Örneği
Cümle İçinde Benzetmeler Kullanarak Canlı Karşılaştırmalar Oluşturma
Benzetme, cümlelerde 'beğen' veya 'gibi' gibi kelimeleri kullanarak farklı şeyler arasında karşılaştırmalar yapmak için kullanılan güçlü bir araçtır. Bir ismi diğerine benzeterek, genellikle belirli bir niteliği vurgulayarak çalışır.
Örneğin “tavus kuşu kadar mağrur”, “arı kadar meşgul” gibi ifadeler benzetme örnekleridir. Belirli bir özelliği vurgulamak için benzer veya farklı iki varlığı doğrudan karşılaştırırlar.
Benzetmeler, hedef kitlenizin karşılaştırılan isimlerin özünü görselleştirmesine ve kavramasına yardımcı olarak iletişimde çok önemli bir rol oynar. Canlı zihinsel resimler çizerek anlayışı ve açıklamayı geliştirirler. Özünde benzetmeler, izleyicilerinizin zihinsel imgelerini canlandırmak için bir geçit görevi görür.
Bir benzetme oluşturmak için cümlenizde vurgulamak istediğiniz niteliği veya özelliği düşünün. Daha sonra bu niteliği bünyesinde barındıran ilişkilendirilebilir bir isim veya nesne bulun. Karşılaştırmayı oluşturmak için 'beğendim' veya 'gibi' gibi kelimeleri ekleyin. Bu teknik yalnızca yazınıza derinlik kazandırmakla kalmaz, aynı zamanda okuyucunuzun veya dinleyicinizin ilgisini daha etkili bir şekilde çeker.
Günlük konuşmalarda veya yazılı metinlerde çeşitli karşılaştırmaları keşfederek benzetmeler kullanma alıştırması yapın. İlgi çekici ve tanımlayıcı karşılaştırmalar oluşturma sanatında ustalaşmak için farklı isimler ve niteliklerle denemeler yapın.
Unutmayın, iyi hazırlanmış bir benzetme, fikir ve nitelikleri canlı bir şekilde göstererek, cümlelerinizi daha ilgi çekici ve akılda kalıcı hale getirerek iletişiminizin zenginliğini artırır.
Günlük Dildeki Benzetme Örnekleri
Benzetmeler, bir şeyi başka bir şeyle “as” veya “like” kullanarak karşılaştıran ifadelerdir. Konuşmanızı daha renkli ve canlı hale getirirler. Bir aslan kadar cesur, bir salatalık kadar soğukkanlı olduğunuzu hayal edin. Bu karşılaştırmalar sözlerinize hayat verebilir!
- Kuzu Kadar Masum: Bu benzetme, tıpkı yavru bir kuzu gibi saf ve masum görünen birini anlatmaktadır.
- Çiviler Kadar Sert: Birisi sağlam ve dayanıklı olduğunda, tıpkı inşaatta kullanılan sağlam çiviler gibi.
- Yeni Bir Pin Kadar Parlak: Yepyeni bir iğneyi andıran, ışıltılı ve son derece cilalı bir şeyi tanımlıyor.
- Cehennem Kadar Sıcak: Cehennemle ilişkilendirilen yoğun ısı kavramına atıfta bulunarak aşırı ısıyı ilişkilendirilebilir hale getiren bir karşılaştırma.
- Hayalet Kadar Beyaz: Bir hayaletin rengine benzer şekilde son derece solgun olan birine veya bir şeye atıfta bulunmak.
- Bir Düğme Kadar Parlak: Bu benzetme, son derece akıllı veya ışıltılı olan birini veya bir şeyi ima eder.
- Salatalık Kadar Soğuk: Stresli durumlarda bile sakin ve sakin kalan birini tanımlamak için kullanılır.
- Buz gibi soğuk: Buzun sıcaklığına benzer şekilde aşırı soğukluğu tasvir eder.
- Bir tüy gibi hafif: Tüyün ağırlıksızlığını andıran son derece hafif bir şeyi tarif ediyor.
- Şeker Kadar Tatlı: Şekerin tadına benzeyen aşırı tatlılığı tanımlar.
- Bir yarasa kadar kör: Yarasaların görme yerine ses yoluyla yön bulmasına benzer şekilde, birinin nesneleri net görememesini göstermek için kullanılır.
- Kir Kadar Yaygın: Tıpkı her yerde bulunan kir gibi, çok sıradan veya bol olan bir şeye atıfta bulunur.
- Zürafa Kadar Uzun: Bir zürafanın yüksek boyunu vurgulayan, büyük boy karşılaştırması.
- Çiviler Kadar Sert: İnşaatta kullanılan çivilere benzer şekilde aşırı sertliği veya dayanıklılığı belirtir.
- Bir Kedi Yavrusu Kadar Sevimli: Küçük bir kedi yavrusunun cazibesine benzer şekilde aşırı sevimliliği anlatıyor.
- Pirinç Kadar Cesur: Bu benzetme, bir kişinin korkusuz ve kendinden emin tavrını ifade eder.
- Bir Deniz Tarağı Kadar Mutlu: İstiridyelerin doğal ortamlarında muhtemelen mutlu olması nedeniyle çok memnun ve mutlu birini tanımlar.
- Kömür Kadar Siyah: Kömürün rengine benzer şekilde aşırı koyu veya siyah bir şeye atıfta bulunur.
- Elmalı Turta Kadar Amerikalı: Elmalı turtanın Amerikan kültüründeki popülaritesi gibi çok tipik Amerikan bir şeyi tanımlamak için kullanılır.
- Fil Kadar Büyük: Bir filin büyüklüğünü vurgulayan, inanılmaz derecede büyük veya önemli bir şeyin karşılaştırması.
Ayrıca Oku: 59 Metafor Örnekleri
Çocuklar İçin Eğlenceli ve Kolay Benzetme Örnekleri
Benzetmeler hikayelerdeki veya konuşmalardaki gizli kodlar gibidir. Bir şeyleri zaten bildiğimiz diğer şeylerle karşılaştırarak hayal etmemize yardımcı olurlar. İşte yazınızı daha heyecanlı ve eğlenceli hale getirebilecek harika benzetme örnekleri!
- Boyanın kurumasını izlemek kadar sıkıcı: Duvarda boyanın kurumasını beklediğinizi hayal edin. Yavaş ve pek heyecan verici değil. Bu benzetme, sıkıcı bir şeyi bu yavaş aktiviteye benzetiyor.
- Arı kadar meşgul: Arılar her zaman etrafta vızıldayarak nektar topluyorlar. Hiç durmayacak gibi görünüyorlar! Yani eğer birisi süper aktifse, onun bir arı kadar meşgul olduğunu söyleyebilirsiniz.
- Bir ıslık kadar temiz: Düdükler net ve keskin sesler çıkarır. Bir şey tıpkı parlak bir düdük gibi tertemiz ve derli topluysa, onu bir düdük gibi temiz olarak tanımlayabilirsiniz.
- Salatalık kadar serin: Salatalıklar dokunulduğunda serinlik hissi verir ve buzdolabında taze kalır. Birisi zor durumlarda bile sakin ve rahat kaldığında salatalık kadar soğukkanlıdır.
- Bir tilki kadar kurnaz: Tilkiler akıllı ve sinsi olmalarıyla tanınırlar. Birisi bir konuda gerçekten akıllıysa, onun bir tilki kadar kurnaz olduğunu söyleyebilirsiniz.
- Bir kapı çivisi kadar ölü: Bu tamamen ve kesinlikle cansız demektir. Çok çok hareketsiz olan bir şeyi tanımlamanın eğlenceli bir yolu.
- Bir direk kadar sağır: Birisi hiçbir şey duyamıyorsa, onun bir direk gibi sağır olduğunu söyleyebilirsiniz. Direklerin kulakları yoktur, dolayısıyla hiçbir şeyi duyamazlar!
- Bir ağaca jöle çivilemek kadar zor: Titreşen ve yumuşak olan jöleyi bir ağaca çivilemek çok zor olurdu, değil mi? Yani, eğer bir şeyi yapmak neredeyse imkansızsa, o da ağaca jöle çivilemek kadar zordur.
- Kemik kadar kuru: Uzun süre güneşte bırakılan bir kemiği hayal edin; gerçekten kurur! Yani bir şeyin hiç nemi yoksa kemik kadar kurudur.
- Bulaşık suyu kadar donuk: Bulaşık suyu pek heyecan verici değil; sade ve sıkıcı. Bir şey hiç ilgi çekici değilse bulaşık suyu kadar sıkıcıdır.
- ABC kadar kolay: Alfabeyi öğrenmek çocuklar için genellikle kolaydır. Yani bir şey gerçekten basit olduğunda ABC kadar kolay diyebilirsiniz.
- Bir köpek kadar hasta: Birisi gerçekten hasta bir köpek gibi hasta olduğunda, onu bir köpek kadar hasta olarak tanımlayabilirsiniz.
- Mezar kadar sessiz: Mezarlar çok sessiz yerlerdir. Yani her şey süper sessizse mezar kadar sessiz diyebilirsiniz.
- Yılan balığı kadar kaygan: Hiç yılan balığına tutunmayı denediniz mi? Gerçekten sümüksüler ve tutmaları zor! Bir şey çok kaygan olduğundan tutunmak zor olduğunda yılan balığı kadar kaygan olur.
- Pekmez kadar yavaş: Pekmez kalındır ve çok yavaş akar. Yani bir şey çok yavaş hareket ettiğinde pekmez kadar yavaştır.
- Bir bebeğin poposu kadar pürüzsüz: Bebeklerin cildi yumuşak ve pürüzsüzdür. Yani bir şey gerçekten yumuşak veya süper kolay olduğunda, bir bebeğin poposu kadar pürüzsüz olur.
- Halıdaki bir böcek kadar rahat: Halının içinde rahat olan böcekler sıcak ve rahattır. Birisi çok rahat ve rahatsa, onun halıdaki bir böcek kadar rahat olduğunu söyleyebilirsiniz.
- Bastığımız zemin kadar sağlam: Ayaklarımızın altındaki zemin çok sağlam geliyor. Bir şey son derece sağlam ve kuvvetli olduğunda, üzerinde durduğumuz zemin kadar sağlamdır.
- Sirke kadar ekşi: Sirke gerçekten ekşi bir tada sahiptir. Yani bir şeyin tadı veya tavrı ekşiyse sirke kadar ekşidir.
- Bir tahta kadar sert: Tahtalar kolayca bükülmez veya hareket etmez; çok serttirler. Yani birisi çok katıysa ve hareket etmiyorsa bir tahta kadar katıdır.
- Bir ok kadar düz: Oklar düz bir çizgide uçar. Yani bir şey çok doğrudan olduğunda ve sapıp gitmediğinde bir ok kadar düzdür.
- Esinti bir kelebek kadar yumuşaktı: Hafif bir esintinin yüzünüze çarptığını, tıpkı narin bir kelebeğin uçup gitmesi gibi hayal edin. Çok nazik ve sakinleştiriciydi.
- Çırpınan bir kelebek gibi hafifçe dans etti: Dansı tıpkı bir kelebeğin kanat çırpması gibi zarif ve hafifti.
- Beyaz bir çarşaf kadar solgunsun: Birisi gerçekten solgunsa cildi bir kağıt parçası kadar beyaz görünebilir.
- Ellerin Kuzey Kutbu kadar soğuk: Birinin elleri buz gibi soğuk olduğunda, onun çok soğuk bir yer olan Kuzey Kutbu kadar soğuk olduğunu söyleyebilirsiniz.
- Aklı bir ansiklopedi gibidir: Bu, tıpkı neredeyse her şey hakkında bilgi içeren bir ansiklopedi gibi, birinin çok fazla bilgiye sahip olduğu anlamına gelir.
- Bir kuruş kadar hafifti: Peniler çok hafiftir. Bir şeyin ağırlığı fazla değilse bir kuruş kadar hafiftir.
- Kartal gibi uçtu: Kartallar yükseklerde uçuyor. Yani biri yükseldiğinde veya büyük bir şey başardığında kartal gibi uçar.
- Sabah çiy gibi nemliydi: Çiy sabahın erken saatlerinde oluşur ve hafif ıslak hissedilir. Bir şey biraz nemliyse sabah çiyi kadar nemli diyebiliriz.
- Bir koyun gibi kaybolmuştu: Bazen koyunlar kendi grubundan ayrılır. Eğer biri gerçekten kaybolmuş hissediyorsa, sürüsü olmayan bir koyun gibi kaybolmuş demektir.
- Hasadını toplayan bir karınca gibi çalıştı: Karıncalar süper çalışkanlardır. Bir kimse çok gayretli çalışıyorsa karınca kadar çalışkandır.
- Bir kaktüs kadar dikenliydi: Kaktüslerin dokunduğunuzda acı verebilecek karıncalanmaları vardır. Yani birisi biraz düşmancaysa veya ona yaklaşmak zorsa, o kişi bir kaktüs kadar dikenlidir.
- Köpek yavrusu, yeni lolipop almış yeni yürümeye başlayan bir çocuk gibi kuyruğunu salladı: Yeni yürümeye başlayan çocukların lolipop aldıklarında ne kadar heyecanlandıklarını gördünüz mü? Köpek yavrusu da aynı derecede heyecanlıydı, mutlu bir şekilde kuyruğunu sallıyordu.
- Çocuklar taze çamura bulanmış bir domuz kadar mutluydular: Domuzlar çamurda yuvarlanmayı severler çünkü bu onları gerçekten mutlu eder. Çocuklar da bir o kadar neşeli ve memnundu.
- Hırsız, üstünde yeşil tüylü bir jöle kadar yarım yamalak görünüyordu: Pek doğru görünmeyen jöleyi hayal edin; üstteki yeşil tüyler şüpheli olacaktır. Hırsız da aynı derecede şüpheli görünüyordu.
- Elmalı turta kadar Amerikalı: Elmalı turta Amerika'da çok popüler. Bir şey tipik olarak Amerikan olduğunda, elmalı turta kadar Amerikalıdır.
- Kömür kadar siyah: Kömür çok koyu. Bir şey gerçekten koyu veya siyahsa, onun kömür kadar siyah olduğunu söyleyebilirsiniz.
- Dişleri inci kadar beyazdı: İnciler parlak ve beyazdır. Birinin dişleri gerçekten beyazsa inci kadar beyaz olduğunu söyleyebilirsiniz.
- Bir baş balerin kadar zarif bir şekilde hareket ediyordu: Prima balerinler zarafet ve zarafetle dans eder. Birisi çok zarif bir şekilde hareket ettiğinde, baş balerin kadar zarif olur.
- Fırtınalı bir günde yapraklar gibi bir o yana bir bu yana koşuştular: Rüzgarlı bir günde yapraklar her yöne savrulur. Aynı şekilde rastgele hareket ediyorlardı.
Canlı Karşılaştırmalar İçin “As” İçeren Benzetme Örnekleri
Benzetmeler, şeyleri ilginç bir şekilde karşılaştırmak için “as___as”ı kullanır. İşte bu ifade biçimini canlı bir şekilde gösteren on örnek:
- Sinsilik: Bir tilki kadar kurnazdı, yani kurnaz ve zekiydi, tıpkı kurnazlığıyla tanınan bir tilki gibi.
- Keskinlik: Bu bıçağın ustura kadar keskin olması, keskin kenarıyla bilinen usturaya benzer kesme kabiliyetine işaret ediyor.
- Hastalık: Bir köpeğin hasta olduğu zamanlardaki rahatsızlığına benzeterek, şiddetli bir hastalığa işaret eden bir köpek kadar hastadır.
- Boyut: Bir fil kadar büyüktü ve bir şeyi filin devasa boyutuna benzeterek onun büyüklüğünü vurguluyordu.
- Zeka: Bir düğme kadar parlak olması, birinin kıvrak zekasını ve zekasını akla getirir ve genellikle parlak, parlak bir düğmeyle ilişkilendirilir.
- Soğukluk: Buz kadar soğuk, donmuş suyun buz gibi soğuğu gibi duygusal veya fiziksel olarak aşırı soğukluğu tasvir ediyor.
- dayanıklılık: Eski bir çizme kadar sağlamdır, eski bir çizmenin sağlamlığıyla kıyaslandığında dayanıklılığı ve gücü ifade eder.
- İyilik: Birinin mükemmel davranışını veya güvenilirliğini vurgulayan altın kadar iyidir, tıpkı altınla ilişkilendirilen değere benzer şekilde.
- Kuruluk: Dışarısı bir kemik kadar kuru, aşırı kuraklığı vurguluyor ve bir yeri kemiğin kemik gibi kuru durumuna benzetiyor.
- Temizlik: Araba, bir düdüğün berrak, bozulmamış sesine benzer şekilde, arabanın tertemiz durumunu anlatan bir düdük kadar temizdir.
Ayrıca Oku: 39 Bağımsızlık Örnekleri
“Like” Kullanan Benzetme Örnekleri
Benzetmeler, iki şeyi "gibi" veya "gibi" sözcüklerini kullanarak karşılaştıran ifadelerdir. Karşılaştırma yapmak için "beğen" ifadesini kullanan on örnek:
- Beslenme alışkanlıkları: "Domuz gibi yiyor." Bu, bir domuzun yiyeceği iştahla tüketmesi gibi, zevkle veya görgüsüzce yediği anlamına gelir.
- hız: "Yıldırım gibi koştu." Bu onun ne kadar hızlı koştuğunu anlatıyor ve inanılmaz derecede hızlı olan yıldırım hızıyla bir karşılaştırma yapıyor.
- Görünüm: "Sudan çıkmış balığa benziyor." Bu onun rahatsız veya yersiz göründüğünü, doğal ortamından uzaklaştırıldığında mücadele eden bir balığa benzediğini gösteriyor.
- Uyku kalitesi: "Kütük gibi uyudu." Bu, bir kütüğün sessizliğine benzer şekilde derin ve derin uyuduğu anlamına gelir.
- Doku: "Kadife gibi yumuşaktı." Bu, kadife kumaşın lüks hissine benzeyen, olağanüstü derecede pürüzsüz ve yumuşak bir şeyin olduğunu gösteriyor.
- Hayat Karşılaştırması: "Hayat bir kutu çikolata gibidir." Bu, hayatı bir kutu çikolataya benzeterek öngörülemezliği ve ne alacağınızı bilmemenin sürprizini ima eder.
- kaçak: "Süzgeç gibi sızdırıyordu." Bu, tıpkı bir eleğin maddelerin kolayca geçmesine izin vermesi gibi, bir şeyin aşırı derecede sızdırdığı anlamına gelir.
- Kesim Kolaylığı: "Tereyağı gibi kesiyor." Bu, tıpkı tereyağının düzgün bir şekilde yayılması gibi, bir şeyin kesilmesinin veya dilimlenmesinin çok kolay olduğunu göstermektedir.
- Uçuş: "Uçak kartal gibi uçtu" Bu, uçağın zarif ve görkemli uçuşunu bir kartalın gökyüzündeki süzülme hareketine benzetiyor.
- Keskinlik: "Köpekbalığının ustura gibi dişleri vardı." Bu, köpekbalığının dişlerinin keskinliğini vurguluyor ve tıraş makinelerinin kesme kabiliyetine benzerlik gösteriyor.
Ünlü Edebi Eserlerdeki Teşbih Örnekleri
Tarih boyunca ünlü yazar ve şairler eserlerini benzetmelerle süslemişler, bir şeyi başka bir şeye benzeterek “gibi” veya “gibi” kullanarak karşılaştırmışlardır. Bu edebi araçlar yazıya derinlik ve canlılık katar. Klasik edebiyattaki bazı önemli benzetme örneklerine bakalım:
- Shakespeare'in Romeo ve Juliet'i: "Aşk hassas bir şey midir? Fazla kaba, fazla kaba, fazla gürültücü ve diken gibi batıyor.” Bu benzetme, usta Shakespeare'in çizdiği, aşkın karmaşıklığını canlı bir şekilde tasvir ediyor ve aşkın sertliğini dikenin batmasına benzetiyor.
- Küçük Kadınlar, Louisa May Alcott: “Fransız romanlarının hepsi birbirine benzer. Bir kızın başı dertte, maceralar yaşıyor ve mutluluğu buluyor.” Alcott, Fransız romanlarını karşılaştırmak için bir benzetme kullanıyor ve olay örgüsünde benzerlikleri ima ediyor.
- Charles Dickens'tan Bir Noel Şarkısı: "İhtiyar Marley bir kapı çivisi kadar ölüydü." Dickens, Marley'in ölümünün mutlak ve net durumunu vurgulamak için basit bir benzetme kullanıyor.
- Yıllık Marjorie Kinnan Rawlings tarafından: "Su, kedi yavrularının alışması gibi bir ses çıkarıyordu." Rawlings'in benzetmesi suyun yumuşak, yumuşak sesini çok güzel bir şekilde çağrıştırıyor ve bunu kedi yavrularının narin alışmalarına benzetiyor.
- Harlem, Langston Hughes: “Güneşte kuru üzüm gibi kurur mu? Yoksa yara gibi iltihaplanıp... Sonra kaçacak mısın? Hughes, ertelenmiş rüyaların potansiyel kaderini kurumuş bir kuru üzüme veya iltihaplı bir yaraya benzeterek güçlü imgeler uyandırmak için benzetmeler kullanıyor.
Bu örnekler, benzetmelerin klasik edebiyatı nasıl zenginleştirdiğini, canlı resimler çizdiğini ve yaratıcı karşılaştırmalar yoluyla duyguları nasıl harekete geçirdiğini gösteriyor.
Yorum bırak